Ay’ın yüzeyindeki desenin değişmediğini gören çoğu kişi, Ay’ın olduğu yerde sabit durduğunu düşünür. Fakat durum tahmin ettiğiniz gibi değil.
Gelin, Ay’ın neden böyle gözüktüğüne bakalım.
Ay’ın hep aynı yüzünü görmemizin sebebi, tahmin edilenin aksine Ay’ın dönmemesi değildir.
Ay, Güneş sistemindeki diğer tüm cisimler gibi döner. Fakat bunu her 29 günde bir yapar. Yani bu hız, Dünya’nın etrafında döndüğü hızla aynıdır ve aynı taraf her zaman Dünya’ya dönüktür.
Ay, Dünya’ya daha yakın olduğunda daha hızlı, daha uzak olduğunda ise daha yavaş hareket eder. Bu esnada ise dönüş hızı sabittir. Sonuç olarak daha uzak yarımkürenin bazı kısımları bir tarafta görebildiğimiz kenarda görünürken, normalde yakın tarafın bir kısmı karşı kenarda kaybolur.
Yine de bu durum bize, Ay’ı yalnızca birkaç derece fazladan görme olanağı sağlar.
Öte yandan Dünya ile Ay, birbirlerinin dönüşünü etkiler.
Ay, günlerin uzamasının sebebidir fakat fark edilir bir fark yaratması milyonlarca yıl alır. Yine Dünya’nın çok daha büyük kütlesi göz önüne alındığında, Dünya’nın Ay üzerindeki etkisinin çok daha büyük olması şaşırtıcı değildir.
Bu etki, Ay gününün uzunluğunu yörüngesinin periyoduyla hizalamaya zorlar. Ay, Dünya’nın etrafında döndüğünden daha hızlı dönüyorsa, periyotlar eşleşene kadar yavaşlar. Daha hızlı dönüyorsa hızlanır.
Özetle Ay’ın sürekli olarak aynı yüzünü görmemizin sebebi, onun dönüş hızından ileri gelir.